Kalem Güzeli - Türk Hat Sanatý. www.kalemguzeli.org
 Kalem Güzeli - www.kalemguzeli.org - Türk Hat Sanatı -



  • Antalya῾nın sanatkâr ruhlu alpereni: Hüseyin Tulpar

  • Antalya῾nın sanatkâr  ruhlu alpereni: Hüseyin Tulpar

    2006῾da, Kutlu Doğum Haftası münasebetiyle Antalya῾da sergi ve konferansa davet edilmiştim. Konferans öncesi, her halinden alçak gönüllü olduğu belli olan birisi ile tanıştırıldım.

    Daha sonraları epey samimi olduğumuz bu zat, Antalyalıların "Hüseyin ağabey" dedikleri, İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü῾nün ikinci devre mezunlarından Hüseyin Tulpar῾dı. Hüseyin Tulpar῾ın birçok özelliği yanında benim için önemli olan yanı, Osmanlı῾dan Cumhuriyet῾e intikal etmiş önemli sanatkârlardan Hattat Mustafa Halim Özyazıcı῾nın (1898-1964) talebesi olmasıydı.

    Hüseyin Bey, Yüksek İslâm Enstitüsü῾nde okurken Ömer Nasuhi Bilmen, Celâlettin Ökten, Ali Üsküdâri, Nihat Sami Banarlı, Abdülkadir Keçeoğlu (Yaman Dede) ve Mahir İz gibi devrin önemli isimlerinin talebesi olur. Çok sıkıntılı bir dönemden sonra, din eğitiminin biraz nefes aldığı zamanlardır. Hüseyin Bey de bu fırsatı iyi değerlendirir ve her hocadan bir şeyler öğrenme gayretinde olur.

    Yüksek İslâm Enstitüsü῾nden hocası Mahir İz, bir gün Uğur Derman῾dan bahseder. Uğur Bey῾i Osmanlıcaya teşvik ettiğini ve yazı sanatını öğrenmesi için Necmettin Okyay῾a yönlendirdiğini anlatır. Hemen karşılarında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi῾nde Hattat Mustafa Halim Özyazıcı῾nın (1898-1964) da hat dersleri verdiğini söyler. Hüseyin Bey, derhal kayıt yaptırarak Hattat Halim Bey῾e yazı talebesi olur. Hattat Halim Bey῾den üç yıl ders alır. Rik῾a ve nesih meşkini tamamlar, hatta nesih yazıdan bir müddet Kasîde-i Bürde῾yi de yazar.

    İstanbul῾da, bu dört yıl içerisinde sadece yazı dersi almakla kalmaz; iki sene kadar fırsat buldukça Hattat, Tanbûri Hâfız Kemal Batanay῾dan musıkî usulü meşk eder. Tanburî Ali Efendi῾nin Hüseynî bestesini geçerler ki hâlâ dilindedir bu beste. Onca sene geçmesine rağmen, hocasından meşk ettiği ilahileri de terennüm etmektedir.

    1964῾te mezun olduktan sonra Diyarbakır İHL῾ye tayini çıkınca İstanbul῾dan ayrılır. Ama aklı ve gönlü İstanbul῾dadır. Hocası Halim Bey῾e mektuplar yazar; Halim Hoca da o inci gibi rik῾ası ile cevap yazar. Bu mektuplar, hattı kadar Osmanlı Türkçesinin de zarafetini taşır. Hüseyin ağabey, bu mektupları hocasından bir hatıra olarak özenle saklamaktadır. Sadece mektuplar değil, hocasının yazdığı rik῾a ve nesih meşk defterlerini, Sahaflar Çarşısı῾ndan aldığı, epey yekûn tutan eski meşkleri de özenle saklamakta, bunlardan ve kitaplardan oluşturduğu dünyasında huzurlu bir hayat sürmektedir. Hocasını, 1963 yılı Kurban Bayramı῾nda Antalya῾ya davet eder. Bu ziyarette hocasının büyük bir maharetle yazdığı Ashab-ı Kehf levhası odasının duvarında, ucunu açtığı kamış kalem ve kullandığı mürekkep ise masasının üstündeki en nadide eşyalar arasındadır.

    1964 yılında Diyarbakır῾da görev yaparken hocasının vefat haberini alır. Hocasının vefatından sonra, ders için yeni arayışlara girer. Enstitüden hocası Mahir İz Bey῾e gönderdiği mektupta, Necmettin Okyay῾dan (1883-1976) talik dersi almak istediğini yazar. Mahir Bey, yazdığı cevapta, Uğur Bey῾in önerisini bildirir: Uğur Bey, Hüseyin Bey῾in daha önce meşk ettiği nesih hattında ilerlemesini istemektedir.

    Hüseyin ağabey, Diyarbakır İmam Hatip Lisesi῾nde üç yıl görev yaptıktan sonra Antalya İmam Hatip Lisesi῾ne naklolur. İstanbul῾dan uzakta görev yaptığı bu yerlerde ne hocalarından ne sanattan kopmaz, kopamaz. İbnülemin Mahmud Kemal Bey῾in ölümsüz eseri "Son Hattatlar"ın 1955 yılındaki ilk baskısını Konya῾dan bir arkadaşının aracılığı ile elde eder. Bugün bile, sanat dünyasını yakından takip ederek özellikle hat sanatıyla alakalı kitapları edinip içindeki bilgileri çok dikkatli bir şekilde okumaktadır. Hat sanatının nadide eserlerini reprodüksiyon şeklinde basarak hem kendi duvarlarını süslemekte hem de çerçeveletip eş ve dostuna hediye ederek onların sanata aşina olmalarını sağlamaktadır. Bu arada, Halim Özyazıcı üzerine yapılan iki akademik tezde Hüseyin Tulpar da konu edinilmiştir.
    Hüseyin ağabey, Antalya῾nın merkezinde, Doğu garajının yanında mütevazı bürosunda, hat sanatının şaheserleri ve kitapla lebalep dolu odasında vesile olacağı hayırların hülyası içinde hayat sürmektedir. Duamız, Allah῾ın kendisine hayırlı ve uzun ömürler nasip eylemesidir...

    Hattat Mustafa Halim Özyazıcı῾nın Hüseyin Tulpar῾a Rik῾a Hattı ile yazdığı mektuplardan biri

    Hüseyin Bey῾e, hocası Halim Bey῾in inci gibi rik῾a hattı ile yazdığı mektuplardan birinin metni aynen şöyledir:

    Bismillahirrahmanirrahim
    Hüseyin Tulpar Efendi oğlumuza
    Pek sevgili oÄŸlum ve talebem,
    Hattat Mustafa Halim Özyazıcı῾nın Hüseyin Tulpar῾a Rik῾a Hattı ile yazdığı mektuplardan biri9 Eylül 1963 tarihiyle ikinci olarak göndermiş olduğunuz kıymetli mektubunuzu ancak 10 Ekim 1963 tarihinde almış bulunuyorum. Uzun süren âlâm ve ekdârımdan ve rahatsızlığım dolayısıyla tatyîb-i hâtırınız zımnında sizi taltîf edecek cevabı veremediğimden dolayı pek müteezzî ve müteessirim. Hakkımda gösterdiğiniz ve öteden beri beslemekte olduğunuz sevginizden dolayı pek mesrûrum, hemen Cenâb-ı Hak sizi peder ve vâlide-i muhteremenize hayırlı evlat eylesin. Ben o mektubunuzda eylül on beşten sonra sizin belki İstanbul῾a hareket etmenizden korktuğum için bir cevap da yazamadım hâlbuki bu mektuptan sonra da herhalde İstanbul῾a vâsıl olacağınız zannındayım daha ne kadar bir müddet orada kalacağınızı bilmediğim cihetle şu mektubu ale῾l-acele yazıp takdim ediyorum. Allah zü῾l-celâl hazretleri sana saadet ve her hususta muvaffakiyet ihsan eylesin. Eğer matlûb bir müddet daha orada meks ve ârâm eyleyecek [i]seniz bir mektupla beni taltîf etmenizi rica ederim. Peder-i muhteremenize hürmet ve sevgilerimi iblâğ etmenizi hâssaten rica ederim. Eğer daha bir müddet kalırsanız İstanbul῾a birlikte hareket etmek üzre hem size refakat hem de birkaç gün için olsun sizi rahatsız etmiş olurum. Selâm ve saygılarımın kabulü ricasıyla cümlenize sıhhat ve afiyetler dilerim benim pek sevgili talebem.
    14 TeÅŸrinievvel 1963 Ekim
    Hattat el-Hâc
    Mustafa Halim
    Sâbıkan Güzel Sanatlar Akademisi Hüsn-i Hat Muallimi

    Kaynak: Dr. Süleyman Berk, Zaman Cuma Eki, 7 Ağustos 2009 Cuma.

     

     

     

    Sonraki içerikSonraki içerik

    menüsüne ait diger içerikler...

    1. Şevki Efendi῾nin 34 sayfalık Evrâd-ı Şerîf῾i Hat Eserleri Galerisinde...
    2. Hat Sanatları Müzesi
    3. Bir güzel insan daha sırlandı: Ali Öztaylan
    4. kalemguzeli.org 1 yaşını doldurdu
    5. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri sahiplerini buldu
    6. Süleyman Çelebi῾nin Vesiletü῾n-Necat adlı eseri
    7. "Hat: Bir Medeniyet Çizgisi" Belgeseli
    8. Çini ve Minyatür Sanatçısı Fatma Şan ile Söyleşi
    9. Hattat Mustafa Râkım Efendi῾ye ait üç levhanın tıpkıbasımı yapıldı
    10. Bir İstanbul Hatırası
    11. Hattat Muhammed Hamdi Yazır Hayatı ve Eserleri Kitabı - Dr. Necmi Atik
    12. M.Uğur Derman῾ın Türk Hat San῾atından Seçmeler kitabı yayımlandı

     

    
    Site Hakkında

    ARAMAARAMA
    Hat Eserleri Galerisi


    Hat Eserleri Galerisinden...

    Levha - Eseri büyük olarak görmek için tıklayınız

     
     
    
    Sayfa başına dön Bu sitede yer alan eserlerin tüm hakları sahiplerine aittir. Sahiplerinden izinsiz kopyalanamaz,
    çoğaltılamaz ve başka mecralarda yayınlanamaz. Tüm hakları Yayın sponsoru: OrtaklarWeb tasarım: Korelasyonsaklıdır.

    Kalem Güzeli - www.kalemguzeli.org 2008 - 2019